Mobilite kelimesinin sözlükteki anlamına bakıldığında bu kavram, bir hareket halini ifade eder. Mobilite ne demek sorusuna verilecek en kısa cevap şu şekilde özetlenebilir: Mobil olmak! Bir yerden bir yere gidiş, bir durumdan başka bir duruma geçiş, mobilite kavramının kapsamında yer alır. Modern dünyada artık hemen her kavramın temeli bu gerçekliğe dayanıyor.
Mobilite sayesinde teknolojinin hızına ayak uydurmak artık mümkün. Her geçen gün daha da hızlanan günlük hayat alışkanlıkları ve iş hayatının gereklilikleri mobilite kavramının geliştirilmesi ile kontrol altına alınıyor. Mobil haldeyken çalışabiliyor, okuyabiliyor, başkaları ile yüz yüze iletişim kurabiliyoruz. Sadece iş yerine ulaşmak amacıyla yolda harcanan enerji ve zaman geri kazanılıyor. Sevdiklerimizle görüşmek için kilometrelerce mesafe kat etmemize gerek kalmıyor.
Maddi ve manevi engeller, yapmak istediklerimize engel olamıyor. Mobilite, fiziki engelleri ortadan kaldırarak tüm zorları aşıp, birçok imkansızı gerçekleştirmemize olanak sağlıyor. Hayatımızın dört bir yanında yerini alan bu kavram, hızına yetişmekte zorlandığımız günümüz dünyasında, herkes için adeta yeniliklerle dolu bir perde aralıyor. Herkes için eşit hareket özelliği sağlamayı hedefleyen bu kavram, özgürlüğü tamamen mobilite ile özdeşleştiriyor.
Mobilite Nedir?
Günümüz dünyası daha çok hareket gerektiriyor. Bu hareket sırasında harcanan zamanı değerlendirmenin yolu ise mobiliteden geçiyor. Zamandan ve mekandan bağımsız olarak her işi halletmek, mobilite ile mümkün hale geliyor.
Otomobil ile bir yerden bir yere giderken, diğer ulaşım araçlarıyla seyahat ederken online eğitimlere, toplantılara katılabiliyoruz. Üstünde çalışılması gereken evraklar için masa başında olmak gerekmiyor. Akıllı telefonlar, tabletler hatta akıllı saatler bile bulunduğumuz yerden işlerimizi halletmeye imkan tanıyor. Cihazların yanı sıra yazılım olarak da mobilitenin eserlerini her an kullanıyoruz.
Mobilite sayesinde özgürleşiyor; özgürleştikçe daha çok harekete geçiyoruz. Farklı bir mekândaki bilgisayar ekranına bağlanmak ve o bilgisayarı yönetmek, bazı yazılımlar sayesinde sadece birkaç dakikanızı alıyor. İsterse bu bilgisayar farklı bir ülkede olsun. Benzer şekilde, çevrimiçi paylaşım ağları ve bu ağların yönetimindeki esneklikler hem iş dünyasında hem de özel hayatta pek çok avantaj sağlıyor.
Dijitalleşme ve modernitenin avantajlarından yararlanmak, tüm bireyler için ortak bir hak olarak ortaya çıkıyor. Bu durum, ulaşım araçlarının tasarımına da yansıyor. Hem dijital olanaklara hem de engellilere özel geliştirilmiş çözümlere sahip ulaşım araçları mobilitenin merkezinde yer alıyor. Teknoloji ve form açısından alışılmış ulaşım araçlarının haricinde yenilikçi çözümler üretiliyor. Hidrojenle çalışan özel motorlar, kişiye özel otonom otomobil sistemleri bu çağdaş çözümlerden sadece birkaçı. Mobilite odağında geliştirilen bu çözümlerde kullanılan yakıt türünden çevre duyarlılığına kadar pek çok konuda vizyoner bir tutum söz konusu. Elektrikli aküye sahip araçlar bu anlamda öne çıkarken; engelli/ engelsiz hemen her bireyin kullanımına uygun daha hafif ve pratik araçlar hem zaman, hem enerji hem de yakıt tasarrufu sağlıyor.
Modern Dünyada Mobilitenin Önemi Nedir?
Modern dünyada teknoloji akıl almaz bir hızla ilerlerken herkesin ortak problemi: Zaman. Modern insan için ‘boş vakit’ kavramı neredeyse yok olmak üzere. Herkes elindeki vakti en etkili şekilde kullanmaya çalışıyor. Zaman yönetimi konusunda mobilitenin sunduğu olanaklar ise modern insanın hayatını kurtarıyor. Üstelik bu söylem sadece mecazi bir anlam taşımıyor. Örneğin, hasta taşıyan birtakım araçlarda kullanılan yenilikçi teknolojiler, hastalara uzaktan iletişim sayesinde araç içinde müdahale edebilmeyi mümkün kılıyor.
Bedensel engellerin büyük bir bölümü mobilitenin sunduğu olanaklar doğrultusunda ortadan kaldırılabiliyor. Engelli rampası bulunan taksiler; hastanelere ve turistik alanlara yakın yerlerde engelli bireylerin ulaşımını son derece kolaylaştırıyor. Şehir içi gezileri için geliştirilen, elektrikli bisiklet tarzındaki araçlar; engellilerin kullanımına uygun bir biçimde tasarlanıyor.
İş Hayatında Mobilite
İş dünyasında mobilite uygulamalarının sunduğu avantajlar saymakla bitmiyor. Herkesin mobil olmasına öncülük eden yenilikçi teknolojilerin bulunduğu ulaşım araçlarının hem işçi hem de işveren açısından sağladığı avantajlar oldukça fazla. Vaktini ve enerjisini verimli kullanan çalışanlar, işe odaklanma konusunda çok daha başarılı. Günlük hayat gereksinimleri, çalışmalarını sürdürmelerine engel olmuyor. İşverenler ise mobilite sayesinde maddi anlamda ciddi bir kazanç sağlıyor.
Ofis giderlerini minimize eden bu yenilikçi sistemde işveren, tüm çalışanlarını mobil olarak iş sahasında aktif halde değerlendirebiliyor. Mobilite sayesinde işlerin daha hızlı ve pratik bir şekilde halledilebiliyor olması, modern insana vakit kazandırmakla kalmayıp aynı zamanda çok daha planlı ve disiplinli olmayı sağlıyor. Bireysel ulaşım araçlarına ek olarak toplu taşıma araçlarında da etkili çözümler mevcut. Çevreci yakıtlarla çalışan toplu ulaşım araçları artık sadece iki nokta arasında ulaşım sağlamaya odaklanmıyor. Hareket halindeyken iç hacmi olabildiğince iyi değerlendirebilmek adına katlanabilen koltuklar; yük taşıyan, bebek arabalı yolculara yer açarak daha fazla kişiye aynı anda mobil olma imkanı sunuyor.
Modern dünyanın en belirgin ihtiyaçlarından bir diğeri ise kesintisiz iletişim. Gerek iş dünyasında gerek özel hayatta, diğer bireylerle sürekli iletişim kurabiliyor olmak büyük bir pratiklik sağlıyor. İnternet gibi evrensel bir teknolojinin gücü, kesintisiz iletişim kanalları sayesinde etkin bir biçimde kullanılıyor. Mobilite ekseninde tasarlanan yenilikçi ulaşım araçlarında da iletişim olanakları büyük bir önem taşıyor. Örneğin; akıllı konvoy teknolojisine sahip olan toplu taşıma araçları, seyir halindeyken birbirleri ile iletişim kurarak daha hızlı, pratik ve sistematik ulaşım çözümleri sunuyor.
Özel Hayatta Mobilite
Mobilite ile özel hayattaki sınırların ve engellerin de büyük bir bölümü ortadan kalkıyor. Ulaşım sırasında navigasyon sistemi sayesinde, hareket halindeyken yapılan online yol takibi ve her an güncellenen yol durumuna göre sunulan yeni rota alternatifleri, mobilitenin özel hayata dair sağladığı en bilindik avantajlar arasında yer alıyor. Ancak navigasyon, bu avantajlardan sadece bir tanesi. Artık yapay zeka mobilite merkezli ulaşım araçlarında çok daha aktif olarak kullanılıyor.
Bireysel otomobillerde yer verilmeye başlanan yapay zeka teknolojisi, adeta ulaşım aracına bir kimlik kazandırıyor. Sürücü ve yolcuları tanıyarak onlara özel bir yolculuk deneyimi sunmayı başaran bu teknoloji, araç ile aracı kullanan bireyler arasında duygusal bir bağ kuruyor. Özel ışıklandırma teknolojileri, sürüş sırasında sağlanan performans ve bireylere özel yönlendirmeleriyle sıra dışı bir yolculuk deneyimi vadeden bu araçlar yol yüzeyi hakkında bilgi vermek, sürücüyü uyanık ve konforlu tutacak donanımlara sahip olmak gibi çeşitli özellikleri sayesinde çok daha güvenli bir yolculuğa ortam hazırlıyor.
Toyota & Mobilite
Toyota, mobilitenin otomobillerle sınırlı olmadığının altını başarıyla çiziyor. Tokyo 2020 Olimpik ve Paralimpik Olimpiyatları’nda aldığı aktif rol ile Toyota, özgürce hareket edebilmenin ve mobilitenin tüm olanaklarını kullanmanın herkesin hakkı olduğunu vurguluyor.
Olimpiyatlarda sağlanan güvenlik ve sağlık hizmetlerinde kullanılmak üzere tasarladığı Walking Area BEV ailesi, hızlı bir şekilde şehirde gezme imkanı sağlıyor. Akülü bir elektrikli araç olarak tasarlanan e-Palette, içinde bulunan söküp takılabilir ekipmanlar sayesinde Paralimpik sporcularının ihtiyaçlarına uygun şekilde düzenlenebiliyor. Taksiler için geliştirdiği JPN TAXI tasarımı ile Toyota; çocuklara, yaşlılara ve engellilere özel çağdaş çözümler sunuyor. Bunlara ek olarak yapay zeka ve robot teknolojilerinin kullanıldığı çözümler sayesinde Toyota, mobilitenin tüm olanaklarını, tüm insanlığın hizmetine sunuyor.
